45 yıllık çalışma hayatımda ilk defa uzun süreli tatil yapmaya çalışıyorum. Bunda gazeteci dostum Baba Nejat’ın, Necmi Temizel’in payı büyük. Nejat Tokbay yıllar önce Çandarlı’da yazlık almıştı. Yaz gelince Baba Nejat biner arabasına Çandarlı’ya gider. Eylül sonunda da döner. Necmi Temizel de aynı uygulamayı eski Foça’daki yazlığında yapıyor. Baba Nejat yıllardır bana “Yeter artık. Kendine zaman ayır. Git yazlığına keyfine bak” diye uyarırdı. Bende Manisa sevdası olduğu için Çeşme’deki yazlığımda bir sezonda bir hafta zor kalırdım. Bu yıl Baba Nejat’ı dinledim. Ramazan ayının son 10 gününden itibaren bayramla birlikte Çeşme Ilıca’da eşim Nermin hanımla tatil yapıyorum. Bol bol gazete okuyorum. Öğleden sonraları Levent-Mert Gönül’ün işlettikleri Boyalık’taki otelin plajında gençlik yıllarımda olduğu gibi denize giriyorum. Çocuklar gibi denizin içindeki salıncakta sallanıyorum, güneşleniyorum. Ben de bu halime şaşırmıyorum desem yalan olur. Şehzadeler Kaymakamı İsmail Çorumluoğlu’na nazire yaparak plaj kıyafetlerimle Çeşme sahillerinde dolaşıyorum. Geç de olsa iyi yaptığımı düşünüyorum. 69 yaşıma girdim. Vücudumun dinlenmeye ihtiyacı olduğunu da bu yaz farkettim. Kafamı dinliyorum. Ne zamana kadar onu bilmiyorum.