Manisa Barosu'nun eski başkanı ve mağdur avukatı Zeynel Balkız yaptığı açıklamada, "436 tanıklı, 162 mağdur yaralımızı kapsayan, 487 maktul müşteki sıfatını taşıyan şikayetçinin olduğu ve 45 sanığın yargılanacağı Soma maden kazası ceza davası Akhisar Ağır Ceza Mahkememizde başlamıştır. Bugün itibariyle Akhisar Ağır Ceza Mahkemesinin yol haritası belli olmuştur. Biz buna hukuki deyimle tensip zaptının açıklanması diyoruz" dedi.
TUTUKLU SANIKLAR MAHKEMEDE YARGILANACAK
Kamuoyunun en çok merak ettiği hususlardan biri olan 8 tutuklu sanığın mahkeme salonunda mı yoksa tutuklu bulundukları cezaevinden video sistemi ile mi yargılanacağı konusuna da açıklık getiren Balkız, "İzmir 1 ve 2 nolu cezaevlerinde tutuklu sanıklar olarak bulunan 8 tutuklu sanığın acaba sekbisle cezaevinden mi ifadelerinin alınacağı ve sorgulamalarının yapılacağı yoksa Akhisar Ağır Ceza Mahkemesine mi getirileceği hususu vardı. Muhterem mahkeme bu konuyu adil yargılamaya uygun çözmüştür. Tabii hakim ilkesine göre her sanık kendisini yargılayan mahkeme heyetinin önünde bizzat ifade ve sorgulanarak yargılamanın yapılması ve taraf vekillerinin de istedikleri soruları sorabilme imkanı bulabilmeleriydi. Bu nedenle 8 tutuklu sanığın Akhisar Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya bizzat getirilerek ifadelerinin alınacak olması bizim için yani mağdur vekilleri veya müşteki vekilleri için çok önemlidir. Herhalde bu durum sanıklar için de çok önemlidir" şeklinde konuştu.
TENSİP DURUŞMALARI UZUNDUR
Balkız konuşmasının devamında, "Diğer bir husus duruşma 13 Nisan 2015 Pazartesi günü başlayacak. Başlayacaktır ama bu kapsamdaki bir davanın ilk duruşmasının yapılması elbette tensip duruşmaları uzundur. Bu bakımdan mahkeme gün sınırlaması yapmadan ne gün duruşmalar bitiriyorsa bir gün, iki gün, üç gün, dört gün, bu duruşmaların devam edeceğini biliyoruz. Ayrıca gerek müşteki gerek sanıklar olarak yurdun pek çok yerinde dağılmış taraflar vardır. Mahkeme hem yargılamayı kolaylaştırmak hem de sürat kazandırmak için Akhisar dışında bulunan tutuksuz sanıkların ve müştekilerin ifadelerinin alınması için talimat yazmıştır ama sanıkların mahkemeye gelmesi için de davetiye celp edilmiştir. Bunlar da yargılamanın adil yapılacağı intibasını bize vermektedir. Bunun yanında sanıkların ilk ifadelerinin alınmasından sonra çıkabilecek olan değişik soruların cevaplandırılması için bizzat görgü tanığı olan şahitlerin ifadeleri birinci celsenin yani 13 Nisan'da yapılacak olan yargılamanın dışına bırakılmıştır. Sanıkların ifadeleri alındıktan sonra o ifadelere uygun tanıklara sorulacak sorular bakımından bunlar ikinci celsede daha sonra yapılacak olan yargılamalarda değerlendirilecektir. Sorulan soruların doğru cevaplarının alınabilmesi için bunlar gereklidir" dedi.
37 SANIĞIN CEZALARININ ARTTIRILMASINI TALEP EDECEĞİZ
8 tutuklu sanık dışında kalan 37 sanığın cezalarının artırılması için mahkemede çalışacaklarını anlatan Balkız şunları söyledi:
"Bilinçli taksir ve taksirle adam öldürmeye neden olan 37 kişinin cezalandırılması ancak Türk Ceza Kanunu 83/3'üncü maddesine göre bilinçli taksir veya taksirin dışında ihmali davranışların devam etmesi suretiyle kişinin ölümüne sebep olmak suçu var. Bunun temel cezası 10 yıl, 15 yıl ve 20 yıl. Biz 37 kişinin yani tutuklu 8 sanığın dışındaki sanıkların bu cezadan cezalandırılmasını istiyoruz. Bunu ilk duruşmada söyleyeceğiz. İlk duruşmada mahkemenin bu anlamda yönünü değiştirmeye çalışacağız."
BAKANLIĞIN ÖNÜNDE ENGEL KALMADI
Bakanlığın önünde kamu personelinin soruşturma izni verilmemesiyle ilgili hiçbir engel kalmadığını kaydeden Balkız, "Danıştay, idari yönden bakanlığın soruşturma izni vermeme kararını ortadan kaldırmıştır. Mahkeme kararlarına uymak bir yükümlülük olduğuna göre bir aylık süre içerisinde bunun yerine getirilmesi ve soruşturma izninin verilmesi gerekiyor. Bu izin verildiğinde burada 2010 yılından beri denetleme yapan müfettişlerin, MİGEM Genel Müdürünün, Genel Müdür yardımcısının, Saha sorumlusu idari personelin ve TKİ Genel Müdürü ile müdür yardımcılarının yargılanması gerekiyor. Biz hukuk devleti açısından bunu çok önemsiyoruz. Hukuk devletinde yargı kararlarına uymak esas olduğuna göre artık bir aylık süreyi beklemeden bakanlık derhal soruşturma iznini vermelidir diyoruz" ifadeleri kullandı.
Editör: TE Bilişim
