Her fırsatta Akgedik Mahallesi sakinleriyle bir araya gelen CHP Yunusemre İlçe Başkanı Serdar Bozyaka, Yunusemre Belediyesi’nin mahallede yaptıklarından şikayetçi olan vatandaşların dertlerini dinledi. Mahalle halkıyla konuşan ve sonrasında basın açıklaması yapan Bozyaka, “Şu an kaldırım olarak görünen yerde bir kaç ay önce mezarlık vardı, kabirler vardı. Ancak burada Akgedik TOKİ‘lere yol açabilmek için ölülerin bile rahatını bozdular. Buradaki köylülerin atalarına, dedelerine, ölülerine de saygıları yok bunların.”

CHP Yunusemre İlçe Başkanı Serdar Bozyaka, İlçe Kadın Kolları Başkanı Serpil Cebeci, ilçe yöneticileriyle birlikte; Akgedik Muhtarı Mehmet Ali Baykarlar ve mahalle halkını ziyaret etti. Ziyarette mahalleli; arıtma tesisinden, tesisten akan pis suyun Sepetçi Deresi’ne karışmasından ve derenin kirliliğinden, TOKİ’lere yol açmak için kepçelerle taşınan mezarlıklardan ve daha birçok konudan dert yakındı.

“TOKİ ATIKLARININ KOKUSUNU KÖYLÜYE ÇEKTİRMEYİN”

İlk olarak belediye tarafından yapılan arıtma tesisi hakkında konuşan Bozyaka “TOKİ evlerinin yapılmasından sonra TOKİ evlerinin atıklarını, pisliklerini yine Akgedik köylülerinin çekmesini istediler ve bu arıtma tesisini buraya yaptılar. Sayın Muhtarım bu tesisin yapılması ile ilgili başka bir yer önerdi, 3 dönümlük hemen yolun alt tarafında. ‘TOKİ'de yaşayan insanların pis kokularını, atıklarını bu köylüye çektirmeyin.’ diyerek bu arıtma tesisinin alt tarafa yapılmasını talep etti. Büyükşehir’in de, birçok kamu kuruluşunun da onayı alındı. Ancak Yunusemre Belediyesi yine inat etti, sanki bu köylüyü buradan kaçırmak için köyün evlerinin yanına bu arıtmayı, fosseptiği, pisliği evin önüne getirdi. Yetmedi diriye saygıları yok, ölüye de saygıları yok. Hemen mezarlığın yanı başına TOKİ'de yaşayan insanların pisliğini getirdi.” diye konuştu.

“MAŞALLAH DEDİKLERİ SÜTTEN KESİLİYOR”

Arıtma tesisi yapılırken kesilen ağaçları da hatırlatan Bozyaka, “Burası çamlık alandı. Burada onlarca çam ağacı vardı, buradaki çamlar kesildi. Ve bir söz verdiler, biz buraya çam ağaçları dikeceğiz diye. Diktikleri çam ağaçları da burada görülüyor, üç beş tane kurumuş çam ağacı. Bunların maşallah dediği sütten kesiliyor, üç güne varmadan ölüyor gidiyor. Bunların elinin değdiği çam ağacından da yaptıkları bütün işlerde olduğu gibi hayır gelmiyor, hepsi kurumuş gitmiş. Sen çam ağacı dikersen buraya, altına betonu dökersen bu çamdan hayır gelmez.” ifadelerini kullandı.

“BU YAPILAN NE MİLLİYETÇİLİĞE, NE DE MÜSLÜMANLIĞA SIĞAR”

Yunusemre Belediyesi’nin eleştirilerine devam eden Bozyaka, “Bu köyde 6 bin tane küçükbaş hayvan vardı, köylü bunları besliyordu. Şu an geldiğimiz noktada 60 tane küçükbaş var. AKP iktidara gelmeden önce 6 bin tane hayvan otluyordu bu köyde, şu an 60 tane. Şimdi de diyorlar ki tarımı destekleyeceğiz, hayvancılığa destek vereceğiz. Hadi oradan. Senin destekleyeceğin hayvancılık buysa, köylünün merasını satmaksa, köylünün evini başına yıkmaksa; bu hayvancılıktan da hayır gelmez, bu tarımdan da hayır gelmez, bu belediyecilikten de Türkiye'ye hiçbir hayır gelmez. Bu yapılan ne milliyetçiliğe sığar, ne Müslümanlığa sığar. Vicdanlıysanız köylünün hakkını savunun, köylünün hayvancılık yapmasına tarım yapmasına müsaade edin; tarım arazilerini burada peşkeş çekmeyin diyoruz.”

DİRİLERE SAYGILARI YOK, ÖLÜLERE DE SAYGILARI YOK

Son olarak mahalle mezarlığının bir kısmından geçirilen yolla ilgili konuşan Bozyaka, şunları söyledi:

“Bir diğer acı tablo ise Akgedik Köyü’nün mezarlığı. Yıllardan beridir Akgedik köylüleri yakınlarını, kaybettikleri büyüklerini bu mezarlığa defnettiler. Şu an kaldırım olarak görünen yerde bir kaç ay önce mezarlık vardı, kabirler vardı. Ancak burada Akgedik TOKİ‘lere yol açabilmek için ölülerin bile rahatını bozdular. Dirilerin zaten rahatını bozduklarını biliyoruz. Ama sadece dirileri değil, ölüleri de yerlerinden ediyorlar. Buradaki köylülerin atalarına, dedelerine, ölülerine de saygıları yok bunların.

Burada mezarlık yerinden taşınırken, muhtarımızın bir talebi oldu. ‘Burada menfezi kaldırdınız, menfezi yerine koyun burada bir yağmur yağdığında bizim mezarlıklarımız, kabrimiz su altında kalır, sel altında kalır lütfen bunu yapın’ diye bir talebi oldu. Ancak neredeyse buradaki köylüleri buradan kovmak ister gibi ölülerinden de burada rahatsızlar ve bu menfezi de hala yapmadılar. Burada bir duvarı vardı kabristanın, mezarlıkları taşırken buraya bir duvar bile yapmadılar. Buradaki kabirleri aşağıya taşırken duvarı yıktılar, tekrar da yapmadılar.

Biz Akgedik Mahallesi sakinlerinin sıkıntılarını, şikayetlerini gündeme getirirken bir takım çıkar odakları bunlardan rahatsız oluyorlar. Birçok yolsuzluk iddiasını gündeme getiriyoruz, Yuntdağı'nın satılan arazilerini gündeme getiriyoruz ama sadece ve sadece Akgedik’ten cevap veriyorlar. Sanki Akgedik’e karışma, Akgedik’le ilgilenme, sen işine bak diyorlar. Ama biz bu kadar insanın hakkını, evini, büyüklerini, atalarına saygılarını bir kenara bırakamayız. Biz Akgedik’le ilgili bir konu konuşunca her siyasi partiden cevap geldiğini gördük. Baktık ki Belediye Meclisi’nde bile ne kadar çok Sayın Çerçi’nin avukatı varmış, Akgedik’le ilgili konuları savunuyorlarmış onları gördük. Belediye Meclisi’nde konuşmakla değil halkın yanında, Akgediklilerin yanında konuşmaya davet ediyoruz onları. Gelsinler vatandaşın hakkını burada savunsunlar. Biz konuşmaya devam edeceğiz, hakları savunmaya devam edeceğiz. Buradaki çocukların haklarını da savunacağız, amcalarımızın da hakkını savunacağız, buradaki ölülerimizin hakkını da savunacağız. Saygı duydukları tek şey para, saygı duydukları tek şey rant. Biz vatandaş odaklı, halk odaklı siyasi çalışmalarımıza devam edeceğimizi buradan söylüyoruz, bundan sonra da mücadele etmeye devam edeceğiz.”

Editör: TE Bilişim