Her bayram, her özel günde çok duygusal, çok kırılgan olurum. Bazen yemek yaparken, bazen temizlik, çoğunlukla sizlere yazımı yazarken iki damla yaş süzülür gözlerimden...
Bazen yitip giden sevdiklerime, bazen kaçırdığım anlara, bazen adam sandıklarıma, sandıklara koyduğum değer verdiklerime...
Geçen bayram için büyük bir keyifle baklava ve burma tatlımı yaparken rahmetli ananem Elver Hanımı hatırladım.
Bayram haftasında cevizler alınır, nişastalar, unlar elekten geçilirdi. Evimize bayram temizliği yapılır sonra sıra kendimize gelirdi.
Elver Hanım; ‘'Kadın dediğin her daim; temizlik yaparken bile bakımlı temiz ve güzel olmalı'. Yaptığın her işi ‘'Aşkla'' yap yaptığın yemeklere sevgini kat lezzetinin arttığını göreceksin derdi. ‘'
Ananem ‘'Deden işe gidince bile özlerdim onu, biz birbirimizi çok sevdik ama çokta saydık, evlilikte iyi geçinmek istiyorsan ; erkeğini sayacaksın ki, sende saygı göresin. Bakımlı olacaksın, kadına güzel olmak yakışır ama özgürlüğünden de asla ödün vermeyeceksin. Eşine hizmet etmekten asla gocunmayacaksın. Aşkta gurur ve korku olmaz. Ben ailemin baskısından korkup, Arif'in işi olmadığı için gurur yapsaydım, evliliğimde yaşadığım aşkı ve mutluluğu tadamayacaktım. ‘'
Mutlulukları çok uzun sürmemiş maalesef, dedem genç yaşta vereme yakalanınca kurtaramamışlar. Dedem öldükten sonra ananem her gün mezarına gider bir mektup bırakırmış, iyice yaşlanıp hali kalmayınca gidemedi.
Biz torunlarına aşkta gurur olmadığını önce sevgi ve saygının gelmesi gerektiğini öğretti Elver Hanım. En büyük derside, kadının özgür ve bakımlı olması gerektiğiydi. 95 yaşında kaybettiğimizde bile hala bakımlı ve güzeldi.
Bugünkü özgür ruhumu, bakımlı olmamı, her türlü işimdeki azmimi ananemden öğrendim ben. Eğitim ailede başlar sözünün tamda anlamı oldu.
Hayata gelememe sebep olan rahmetli annem ve babamdan öğrendim bu kadar iyi niyetli, naif olmayı...
Bana önyargısız olmak, herkese eşit davranmak öğretildi.
Bazen de hiç bilmediğin, tanımadığın bir ömrün kenarında bulursun kendini.
Canını yakanlardan öğrenirsin can yakmayı mesala... Aklının hiçbir cümlesinin kalbine söz geçiremediği zamanlarda, elinde tutabileceğin her bahaneye öylece sığınırsın.
Hayat senin ummadığın planların kitabıdır. Kendi başına hareket ettiğini sanırsın, yanılırsın. O yüzden çok zorlamamak lazım gelmeyenle, olmayanı. Gelmeyenle,olmayan öğretir sana duvarlarını kalınlaştırmayı,öğrenirsin sert olmayı.
Hayatımızda herkes bir şekilde eşlik eder bize...
Her gelenin, her gidenin,her eşlik edenin bir görevi var.
Kimisi ceza, kimisi ödül, kimisi ders, kimisi süpriz, kimi gerçek, kimi rüya gibi gelir geçer hayatımızdan.
Hayatın şifresi; hayatımıza eşlik edenlerden aldığımız yada öğrenebildiğimiz derslerden geçiyor farkında mısınız !
Yaşadıkların ve yaşattıkların kadar insansın.
Ve ne kadar insansan o kadar değerlisin bu hayatta...
Sevgi ile kalın...