Hoş geldin Bahar, her doğan güneş, gelen bahar, güzel Ülkemizin her köşesine huzur, birlik, bütünlük, iyilik ve barış getirsin.  

Bahar demek, yeni başlangıçlar demek, canlanan toprak, yeşillenen dallar ruhumuza tazelik baharın coşkusunu getirsin. 

Hayat bahar olsun.
*** 

      Hayat her yaşta paylaşılması gereken yüküyle geliyor. 

Ve her geçen yıl daha bir yoruyor insanı. Yaşlanmayı kabul etmesek te yaş alıyoruz. Ruhumuz daha bilgeleşiyor, olgunlaşıyor ama vücudumuz yoruluyor. Yılların yorgunluğunu atmak gelen baharın kıymetini bilmek gerek. 

Üç günlük dünya, ne fazla düşünmeye, ne fazla üzülmeye, ne fazla kritik etmeye değmiyor. Bu yüzden salın dertleri, hayattan beklentileri, yaşayın hayatı olduğu gibi, ‘’mış’’ gibi değil.  Akışına bırakın zamanı, anların tadını çıkarmaya bakın. 

Bazı şeyler var bu hayatta, parayla, pulla, makam, mevkiyle elde edilemeyen… 

Sevgi, şefkat, sağlık, huzur, mutluluk var. 

Sevgi olmayan bir kalbi açıp içine sevgi koyamazsın, para huzur getirmez, sağlığın yoksa nereye gidersen git gene bulamazsın. 

Hayatın içindeki güzellikleri bulabilmek çokta zor değil. 

İhtiyacımız olan tek şey, etrafa farklı bir gözle bakabilmek. 

Ve başımıza gelen, yaşanan her şeyi kabullenebilmek.       

Hatalarımı kabullendiğimde anladım, her hatanın ardında kocaman başarılar olduğunu… 
       Kabullenmek gerek hayatta her şeyi. Hayatın getirdiklerini, vermediklerini, aldıklarını kabul etmek. Acıları yaşamanın, sıkıntılara göğüs germenin, yokluğa dayanabilmenin en büyük kabullenme olduğunu anladım dün gece. 
           Yüzündeki her çizgiyi, her sabah ayrı seven, her çizgi benim en güzel yaşanmışlıklarım diyen, her gün bahçesinde sardunyaları sulayan, radyosu hep çalan, iş yaparken şarkılar mırıldanan Elver Hanımla yaşayınca kabullendim ruhun yaşının olmadığını. 
Asıl yaşlılığın, içindeki iyi niyeti, kalbindeki samimiyeti ve umudu kaybedince geleceğini anladım. Hepimiz yaş alıyor, yaşlanıyoruz. Yaşlanmanın bilgeliği arttırdığını, hayatın anlamını daha iyi anladığımız yıllar olduğunu kabullendim. 95 yaşında kaybettiğimizde bile bize umudunuzu tüketmeyin diyerek aramızdan ayrılan ananem Elver Hanımı yaşayınca kabullendim yaşlılığın yaşla olmadığını…
     18- 24 Mart Yaşlılar Haftasına özel bu yazım

Özel günlere büyük anlamlar yüklemek istemeyen biriyim ama bugün Hayata Dair öğreneceğimiz çok önemli bir gün.
Hastalanmadan sağlığın, yaşlanmadan gençliğin kıymetini biliyor muyuz? Her sabah pişmanlık duyduğumuz keşkelerimiz olmadan, satın alamadığımız mutluluklar ve yaşayamadığımız anları düşünerek her gün, her an şükredelim.
Gençken elimiz ayağımız tutuyorken sevdiklerimiz sağken yaşayamadığınız anları yaşamaya, satın alamadığımız elimizde olan mutlulukları yaşamaya çalışalım. Çünkü hayat beklemez. Varlığında kıymetini bilemediğimiz sevdiklerimiz bir anda yok olurlar ve yokluklarında yaşayamadığımız keşkeler kalır geriye…
         Maddeden çok mana’daki derinlik, anlardaki küçük mutluluklar tat katar hayata. Hayat denilen sahnede bir nefes huzursa eğer istediğimiz, birbirimizi tüketmeden yaşamalıyız, tüketmemeliyiz sevgimizi…
Varlığında kıymetini bilemediğimiz yaşlılarımızın, yokluklarında pişmanlığın keşkesini yaşamamak adına birlikte vakit geçirmeliyiz.
Hayat anlarda yaşanır. Bir kitap gibi okumalıyız onları, yaşanmışlıklarını, tecrübelerini… Gerçekler öğretir hayatı. 
Çünkü insan yaşayarak öğrenir hayatta.
Yıllar o kadar hızla geçiyor ki dünün çocukları bugünün büyükleri olduk, yarın yaşlanıp bizler kapılara bakacağız.
Sağken, yanı başınızdayken, bir telefon kadar yakınken, hafızası sizi tanımasına yetiyorken koşun sevdiklerinize, siz koşmazsanız hayat kendi hızıyla alacak elinizden. Varlığında söyleyin sevdiğinizi.
     Hayat; söylenmemiş sözleri ertelemek için çok kısadır. Yaşlılar haftasını kutluyor ve tüm yaşlılarımızın daha iyi koşullarda yaşamalarını diliyorum. 

*** 

Afrika ve Asya kıtalarında yaşayan insanlar su biriktirmek için ortalama 6 km yol yürümek zorunda kalıyormuş. 

Çok şükür Ülkemizde ve Manisamız da hemen hemen her eve, iş yerine, okula, mahalleye ve hastaneye su ulaşıyor, şehir şebeke suyundan içme suyu kalitesinde su akıyor, kanalizasyonlar sorunsuz çalışıyor ve atık sular uygun bir şekilde bertaraf ediliyor. 

Suyun hayatımızdaki değerini ölçmemiz zor, bunu ancak susuz kaldığımızda anlayabiliriz, ama gün geçtikçe ihtiyaçtan daha fazla kullanılması, suyun aşırı kirletilmesi, global ısınma nedeni ile eriyen buzullar ve yükselen deniz seviyesi, denizlerde yaşayan bazı canlı türlerinin kirlilik nedeni ile yok olması ve besin zincirinin bozulması gibi nedenlerden dolayı dünya su günü her yıl maalesef daha fazla önem kazanmaktadır. 

Susuzluk dünyayı tehdit eden sıkıntılardan biri ve suyun değerini bilmek gereksiz yere harcamamak bu konuda herkesi bilinçlendirmek çok önemli. 

Suyun değerini bileceğimiz güzel günlere ulaşmak dileğiyle Dünya Su günü kutlu olsun. 

Her sabah bir şans insan hayatında… Gününüz güzel olsun. 

Sevgi ile kalın.