Başta FETÖ ve PKK’ya destek vermek olmak üzere birçok suçlamadan gözaltına alınan  ABD’li rahip Andrew Brunson, 12 Ekim’de İzmir’de görülen davanın ardından serbest kaldı ve ülkesine döndü. MHP Manisa İl Başkanı Erkan Öztürk, rahip Brunson’ın serbest kalmasıyla ilgili yaptığı açıklamada rahibin serbest bırakılmasının doğru bir karar olmadığını vurguladı.

Rahip Brunson’ın Türkiye’den giderken ardında binlerce soru işareti bırakarak gittiğine dikkat çeken Öztürk, “Hakkındaki ciddi suçlamalar son derece ağırdır, çünkü Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni yıkmak isteği üzere faaliyette bulunan FETÖ terör örgütü ve topraklarımızı bölüp parçalamak üzere vatanımıza kırk yıldır düşmanlık eden PKK terör örgütü ile gönül bağı suçlamaları basit konular değildir. MHP olarak, elbette ki bağımsız yargının kararına saygı duymaktayız. Fakat ne yazık ki Türkiye Cumhuriyeti aleyhine düşman oluşumların merkezinde yer alan, terör örgütlerine yardım ve desteği ayyuka çıkmış, hatta terörist toplayacak kadar cüretkar bir casus için nasıl olur da aniden tahliye düşünülebilir? Bariz bir satın alınmışlık ve hainlik dolu tanıklar geçidi ile, ilginç ve ani karar değişiklikleri ile, şüphelerin üzerinde yoğunlaştığı Bronson, son mahkemede adeta salıverilmek adına özel bir çaba ile karga tulumba bırakılmış, birilerine yaranma hevesi tüm gerçekleri gölgelendirmeye yetmiştir.” dedi.

ABD’nin konuyla ilgili tavrını da eleştiren Öztürk, “Zaten bilindiği üzere son aylarda Amerika tarafından, Türkiye’ye yönelik tehdit, baskı, yaptırım ve uç noktalardaki hassaslaşan siyasi ilişkiler, tahammül sınırlarını zorlamıştı. Nihayetinde papazına kavuşan Trump'ın devam eden tehditvari açıklamaları ve imalı teşekkürleri ise her istediğini alan şımarık bir çocuk misali karakterinin açık bir göstergesi olmuştur. Amerika'ya verilen yüz, artık astarını ister hale getirilmiştir. ABD ile karşılıklı diplomatik ve siyasi ilişkilere toz kondurmamak adına, daha ne kadar susularak sessiz kalınabileceği ise muallaktadır.

Hadi bu bir jestti diyelim. Peki bu jest karşısında hâlâ dünyanın en süper gücü pozunu kasılarak veren Amerika'da bize okyanus ötesi papazını yada üst düzey yöneticisini iade edecek midir? Halkbank genel müdür yardımcısını da geri gönderecek midir? Peki bu kişilerin hemen hemen yakın zamanlar da olması gereken karşılıklı değişimleri, ne akla hizmetle unutulmuş, ötelenmiş ve Türkiye, neden bir çeşit diyeti kendi başına ödemeye mecbur durumda bırakılmıştır.

Büyük Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne, o kırılasıca parmağını sallayıp tehdit edebilen bir zihniyete yapılan tüm ani olumlu tavırlar,  dünya kamuoyunda ülkemiz açısın dan bir zayıflık belirtisi olarak algılanabilir kanaatindeyiz. Düşmanımın düşmanı benim dostumdur diyen Amerika, yine hain bir oyunun senaryosunu yazmıştır. Fakat bilinmelidir ki; senaryoları kim yazarsa yazsın, nihai sonuçları daima Aziz Türk Milletimiz belirleyecektir.”

Editör: TE Bilişim