MANİSA Celal Bayar Üniversitesi (MCBÜ) Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Hasan Kandemir, internetle birlikte gün geçtikçe artan sosyal medya kullanımının toplumda çeşitli ruhsal bozukluklara sebep olduğunu söyledi. Kandemir, özellikle aşırı Facebook kullanımının, kişileri 'Facebook depresyonu' adı altında ruhsal sorunlara itebileceğine dikkat çekti.

Teknolojinin gelişmesiyle birlikte gün geçtikçe artan sosyal medya kullanımı, insanlarda bir takım ruhsal bozuklara sebep oldu. MCBÜ Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Hasan Kandemir, özellikle Facebook bağımlılığına dikkat çekti. Doç. Dr. Kandemir, internet kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte artan Facebook kullanımının bütün yaş gruplarında 'Facebook Depresyonu'na sebep olduğunu ifade etti. Doç. Dr. Kandemir, şunları söyledi.

"Genelde insanlar sosyal medya hesaplarında en güzel, en mutlu anlarını ve en olumlu yüzlerini veya olumlu olmasalar bile gerçekten mutlularmış, hiçbir sıkıntıları yokmuş gibi tamamen çoğunlukla olumlu paylaşımlarda bulunuyor. Sosyal medya hesaplarında hiçbir insanın ağlarken bir fotoğrafını, bir sıkıntısını veya çok ciddi bir problemini paylaştığı görülmüyor. Böylece sosyal medyayı çok kullanan bireyler, bütün insanların hayatlarına bakarken sanki 'Çok mutlular, herkesin yaşantısı çok iyi gidiyor ama benimki çok kötü' gibi bir algıya kapılıyor. Birey bunu düşündüğü zaman 'Niye benim hayatım değişmiyor' veya 'Nasıl değişecek' gibi genel anlamda yaşama karşı bir isteksizlik, bir keyifsizliğe kapılıyor. Birey, sanki bütün dünya tozpembe, herkesin yaşamı çok güzel onunki çok kötüymüş gibi düşünerek bu anlamda olumsuz bir duyguya kapılabiliyor. Elbette ki bunun arkasından yaşadığı olumsuz düşünceler depresyonun tetikliyor."

"ÇOK ZAMAN GEÇİRME ASOSYAL YAPIYOR"

Sosyal medyada çok zaman geçirenlerin artık kendini toplumdan soyutlamaya başladığını, asosyal hale gelmeye başladıklarını ifade eden Kandemir, "Günümüzde artık elimizden cep telefonları veya tabletler düşmüyor. Çoğu zamanda bilgisayar başından kafamızı kaldırmıyoruz. Sürekli sosyal medyada takip içerisinde olan bireylerin artık belli bir süre sonra çevresiyle, toplumla olan iletişimi ve sosyal ilişkileri azalmaya başlıyor. Bazı zamanda gerçek hayatla iletişimi tamamen kopmaya sebep olabiliyor. Artık o zaman birey asosyal bir hale geliyor. Facebook gibi sosyal medyayı kendimize, ruhsal durumumuza, çevreyle olan ilişkilerimize zarar vermeyecek şekilde kullanmamamız gerekir. Sosyal medyadaki hayatları ve görünenleri kendi hayatımızla kişiselleştirmeyelim. Genel olarak baktığımızda sosyal medya bireylerde sadece depresyon değil, birçok ruhsal problemlere yol açabiliyor" diye konuştu.

Editör: TE Bilişim