Bu yazım, geciken yazılarımdan, sevgili dostum, Turgutlu'nun 1980 öncesi efsane belediye başkanlarından Arif Pektaş'ın abisi Hafız Mustafa Pektaş'ı bayram öncesi kaybettiğimiz güne ait. Bayram programını belirledim, Çeşme'ye gidiyorum, Arif Pektaş aradı. Sesi öfkeliydi. Abisini kaybettiğini söylerken İzmir'de özel bir hastanede başına gelenleri anlatıyordu. Pektaş, abisinin bir gece önce saat 21.00 sıralarında hastaneye yatırıldığını, 23.00'de de vefat etmesine rağmen hastane yetkililerinin ölüm haberini ertesi gün öğlen vakti bildirmelerine çok içerlemişti ve "Böyle rezalet olmaz" diyordu.
TURGUTLU'YA GİTTİM
Kendisini teselli edip bayram öncesi 10 Eylül Cumartesi günü oğlum Gökhan ile Turgutlu'ya gittim. Pazar Camii'nde Arif Pektaş'a başsağlığı diledim. Hamza ile bir arada olduk. Abisinin bir süredir hasta olduğunu söyledi. Arif Pektaş'ın abisi Mustafa Pektaş'ı 1975 yılından beri tanırım. Kasaba'da hatırı sayılır bir kişiliği vardı. Sakindi. Herkese yardım elini uzatırdı. Cenaze töreninde de Turgutlu oradaydı. Ben de yıllardır görmediğim arkadaşlarımla bir araya geldim. Arif Koşar da oradaydı. Eski belediye başkanı Serhat Orhan, Ticaret Odası Başkanı Faruk Aydın, Hasan Paralı ile görüştüm. Faruk Başkan ile mezarlığa gittim. Turgutlu mezarlığı bakımlı, ancak böyle Turgutlu'nun esnaflarından vefat eden olunca camii de olduğu gibi mezarlık da dolup taşıyor. Oturacak tabure ve gölgeliklerin yetmediğini gördüm. Aynı şeyi Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün'ün babası Cemal amcanın defninde de yaşadım. Görevlilerin dikkatine diyorum!
Arif Pektaş başta olmak üzere tüm ailesine başsağlığı dilerim. Merhumun da mekanı Cennet olsun.